Monday 5 August 2013

Niye Karşı Çıkılıyor 22, Senem Zeybekoğlu Sadri

Katharine Bristol, The Pruitt-Igoe Myth (Pruitt-Igoe Miti) başlıklı yazısında, Pruitt-Igoe sosyal konutlarının yıkımında mimari tasarımın rolünün mimarlık çevreleri tarafından ne kadar abartıldığından bahsetmektedir. Amerika’nın St. Louis kentinde yapımı 1954 yılında tamamlanan, ve 1976 yılında da tümüyle yıkılan bu sosyal konut projesinin ölümünün, yüksek Modernizmin başarısızlığı ile özdeşleştirilmesini bir “mit” olarak değerlendirir Bristol. Ona göre, mimari tasarım problemi, Amerika’nın 2. Dünya savaşı sonrası yanlış konut üretimi politikaları, yerel ekonomik kriz, sınıfsal baskı gibi toplumu derinden etkileyen problemlerden sonra belki de listenin sonunda yer almaktadır. Bristol, dönemin mimarlık dergilerinin mimari tasarımı ön plana çıkartarak, mimarlığı ve mimarlık mesleğini toplumun sorunlarının olası sebebi (ve de çözümü) olarak görmeleriyle, mesleğin otoritesini sağlamlaştırmaya çalıştıklarını iddia eder.

Aşağıdaki paragraf, bu makaleden alınmıştır. 

"Pruitt-Igoe mitinin yükselişinin izlerini takip ederken gördüğümüz üzere, mimarlar, [projenin] ölümünde projenin genel tasarımının başlıca önemine sürekli vurgu yapmaktadır. Bu yorum, St. Louis sosyal konut programına özgü olan daha büyük ölçekteki problemleri yadsımaktadır. Kusurlu politikalar, yerel ekonomideki kriz, ya da sınıfsal baskı ve ırkçılık problemleri yerine mimarlığa daha büyük bir önem atfederek, [Pruitt-Igoe] miti, mimarların kararlarını şekillendiren bağlamsal faktörleri örtbas etmekte ve sosyal konut programlarının başarı ya da başarısızlığında mimarlara merkezi bir rol inşa etmektedir. Mimarı, yoksullar için sosyal konut üretme konusunda yetkili bir otorite pozisyonuna oturtur."

Bu paragrafın S.O.S yarışmasına uyarlanmış hali aşağıdaki gibi olabilir. Tarih tekerrür ediyor gibi … 

S.O.S. istanbul yarışmasının ortaya çıkışını izlerken gördüğümüz üzere, mimarlar gezi parkının geleceği için mimari tasarımın başlıca önemine vurgu yapmaktalar. Mimarların bu yorumu, AKP’nin tüm ülke mekanını rant alanına çevirme programına özgü olan daha büyük ölçekteki problemleri yadsımaktadır. Kusurlu politikalar, ekonomik kriz, sınıfsal baskı ve ırkçılık problemleri yerine mimarlığa daha büyük bir önem atfederek, S.O.S. İstanbul yarışması, mimarların kararlarını şekillendiren bağlamsal faktörleri örtbas etmekte ve kamusal alanların üretimi-kullanımındaki başarı ya da başarısızlıkta mimarlara merkezi bir rol inşa etmektedir. Mimarı, tüm ülke halkları için kamusal alan üretme konusunda yetkili bir otorite pozisyonuna oturtur.

Bristol'ün makalesinin orijinali için: http://rktr.co/16stR7C

No comments:

Post a Comment